Eğlence Ve Kötülük

[Sydney Floria V. Death]

Sydney sabah uyandığında içinde bilmediği bir öfke ve ağırlık hissediyordu.Sydney dışarıya çıkmaya karar vermişti.Belki geçebilirdi içindeki öfke fakat geçmemişti.Sydney Diagon yolunda yürürken bazı muglle lere çarpıyor ve azarlıyordu.

"Hey sen!Önüne baksana.!"

Sydney insanları azarlayarak sonunda yorulmuş ve kendini Mademe Puddifoot'un Çay dükkanına atmıştı.Gözüne kestirdiği masaya doğru ilerlemeye başlamıştı.Sydney masaya yaklaştığında birkaç kişinin masaya oturduğunu görmüştü.Asasını eline almış ve insanların gözlerine bakarak

"Burası benim masam.Gidin kendinize yeni yer bulun."

demiş ve gözlerinin korkutma için asasını içlerinden birisine doğru yönelterek

"Sersemlet..!"

büyüsünü yapmıştı.Büyünün etkisiyle içlerindeki bir bayan bayılıp yere düşmüş ve diğerleride korku dolu gözlerle Sydney'e bakıyorlardı.Sydney sabırla kalkmalarını beklemiş ve bayılan arkadaşlarınıda alarak dükkandan çıkmışlardı.Sydney kahkaha atarak masanın üzerini dağıtmış ve masanın üzerine bağdaş kurmuştu.Daha sonra asasını diğer masalara doğru tutmaya başlamıştı.Fısıldadığı her sözcük dükkanı darma dağan etmeye başlamıştı.Sydney yanında taşıdığı ateş viskisinden alarak bağırmaya başlamıştı.

"Hey sen!Hiç aynaya baktın mı.Yoo doğru bu yüzle bakamazsın zaten "

demiş ve kadının ağlayarak koşmasını kahkahalarla izliyordu.Sydney eğlenmeye başlamıştı.İçinden

"Bunu daha sık yapmalıyım."

diye geçiriyordu.

[Darcia Myra Lady B. Death]

Darcy taşkınlıklarla dolu bir gün yaşıyordu ve ordan oraya amaçsız bir rüzgar olarak sürükleniyordu. Birden aklına çılgınca çay dükkanına gitmek geldi. Belki birkaç muggle bulup günü abartabilirdi. Adımlarını sıklaştırdı ve birkaç dakika sonra Madame Puddifoot'daydı. İçerde tanıdık bir yüz vardı. Ve bu pekala kardeşiydi. Yine kafa bir milyon ateş viskisi etkisi bir işkence remiksi yapıyordu. Duvara yaslandı ve Sdy'i izlemeye başladı. Normal bir abla olarak onu durdurup bir güzel de fırçalaması gerekiyordu ama Darcy tabi ki böyle bir cadı değildi.

Bir süre sonra Syd'e katılmak üzere onu izlemeye devam etti ve son olarak ağlayarak yanından geçen kadına kötü bir el hareketi yaparak dalga geçti. Ağlaması şiddetlenen ve koşmaya başlayan kadına masum bir şekilde

"Bay bayy!!"

diyerek Syd'e yaklaştı ve,

"Selam ey kötü kardeş!.."

dedi her zaman ki tuhaf yüz ifadesiyle..

[Sydney Floria V. Death]

"Selam ey kötü kardeş!.."

sesiyle başını sağ tarafa çevirmişti sydney.Bu ses bir yerden tanıdık geliyordu ve bu ses gurur duyduğu aplası Karanlık Lady'e aitti.Gülümseyerek masanın üzerinde kayarak ablasına yer açmıştı.Yer verdikten sonra ablasıda sydneyin yanına oturmuş ve sydney elini uzatarak

"Hoşgeldiniz Ladym!"

dedi sinsi bir gülümseme ifadesine bürünerek.Ablasına olan saygısını belli etmek için diğerleri gidi Lady'm diyordu.Sydney söylemeyi Ablası ise işitmeyi sevdiği için sorun olmuyordu.Daha sonra cafeye dönerek asasını annesinin kucağındaki bebeğe doğrultmuş ve o acımasız laneti söylemişti.

"Avada Kadevra!"

[Darcia Myra Lady B. Death]

Syd, Darcy'ye yer açtı. Darc!de masanın tepesinden atlayarak Syd'in yanına attı kendini.

"Hoşgeldiniz Ladym!"

Darcy ona uzanan eli sıktı ve kardeşinin yüzündeki gururla gurur duydu.( )

Herzaman ki sinsi gülümsemeyi o muhteşem lanetle bezedi ve annesinin kucağındaki masum bebeği iki dudağının arasından çıkan bir büyüyle baş başa bıraktı Syd. Artık bebek yoktu, anne de koşarak fırladı dışarı ve göz yaşlarına boğuldu.

Darcy istifini bozmayarak arkasına yaslandı ve keyifle garsona gel işareti yaptı. Önce garson çekindi fakat sağlığı açsından iyi bir karar olmayacağı kanaatine vararak korkak adımlarla Darcy'e yaklaştı. Darc eğilmesini işaret etti. Ve yavaşça eğilen garsona bi tane geçirdi.(:D)

Ardından,

"Bana bir ateş viskisi!"

diye haykırarak ortalığı inletti. Daha sonra Syd'e dönerek,

"Sen bi şey istiyor musun??"

diye sordu. Yanlarından geçen yakışıklı büyücüye çapkın bir bakış atarak..

[Sydney Floria V. Death]

"Sen bi şey istiyor musun??"

dedi ablası sydney'e bakarak.Sydney düşünürken ablası yanlarından geçen büyücüye çapkın bir bakış atıyordu.Sydney'in aklına süper birşey gelmişti sinsi sinsi gülümseyerek garsona bakmıştı.Garson yakışıklı birşeydi fakat büyücü değidi.Ablası anlamış gibi sydney'e bakamaya başlamıştı.Sydney kahkaha atarak


"Ben garsonu alıyım."

dedi ve o sırada gözüne kestirdiği yaşlı bir bayana doğrultmuştu asasını

"Avada Kedavra!"

dedi.Ablası sydneye bakıyordu sydney kıkırdayarak

"Abla hiç öyle bakma.Zaten yaşlıydı eninde sonunda ölecekti.Biraz erken öldü hepsi bu."

dedi sinsi sinsi bakarak.

[Darcia Myra Lady B. Death]

Syd'in aklından şeytani düşüncelerin geçtiği belliydi. Darcy'nin sorusuna,

"Ben garsonu alıyım."

diye çeldirici bir cevap verdi. Daha sonra asasını kaydırarak bir yaşlıyı daha öldürdü. Ve ekledi,


"Abla hiç öyle bakma.Zaten yaşlıydı eninde sonunda ölecekti.Biraz erken öldü hepsi bu."

Darcy kopmuş bir şekilde arkasını döndü ve koltuğu yumruklamaya başladı. Gülmekten yarılıyordu. Birden aklına büyücü geldi. Kapıdan çıkmak üzere olan büyüye yetişti ve üzerine atıldı. İkisi de yere yığıldı. Darcy kalkmaya zahmet edemeyerek adamın kulağına bir şeyler fısıldadı. Adam zevkden dört köşe onayladı bu teklifi. Ve Darcy'nin söylediği gibi onu dışarda beklemeye başladı.

Darcy'de ayağa kalktı ve şöyle bir zıplayarak jeanini düzeltti. Ardından Syd'e

"Heyy Syd!! Garsonu kapta gel!"

diye bağırdı ve onu beklemeye başladı. Yüzünde muzip ve şeytani gülümseme dayanılmaz bir hal almıştı.

[Sydney Floria V. Death]

Sydney içeride büyülerlerle eğlenirken ablası dışardaki büyücünün üzerine atmıştı kendini.Sydney o hallerini gördüğünde kahkahalarla gülmeye başlamıştı.Daha sonra içeriye dönerek garson'a gel işareti yapmıştı.Garson geldiğinde garsonun dudaklarına öpücük kondurmuş ve tam o sırada ablası'nın sesini duymuştu.

"Heyy Syd!! Garsonu kapta gel!"

Sydney peki başımında kafasını sallayarak garsonun üzerindeki iş önlüğünü ve tepsiyi kenara fırlatarak garsonun elinden tutmuş ve sinsice bakarak

"Benimle geliyorsunuz bayım!"

demiş ve garsonu zorlayarak dükkandan çıkarmıştı.

[Darcia Myra Lady B. Death]

Darcy, Syd ve yanlarındaki olacaklardan tamamen habersiz iki adamla şatoya gitmek üzere çay dükkanından çıktılar. Arkalarında mahvolmuş insanlar ve bir cafe bırakarak...

İşte kötülük ve kötüler...